ZEKA!

Cem Ulucan

9 ay önce

Genel olarak özellikle gazetecilerin birbirine sallamasını çok desteklemem.

Dengesiz bir medya kuruluşu olan, kendinden bile ‘emin’ olmayan Emin Aydın ile küfürsüz iki cümle yazamadığı halde ‘yazar’ sıfatıyla ahkam kesen Ergün Poyraz hariç.

Kendinden bile emin olmayan arkadaş, çalıştırdığı basın emekçilerinin hakkına girmiş, yalanları ve iftiraları ile mesleğin yüz karası olmuş biridir.

Çıkarları için yalan haber yapmaktan asla utanmamıştır.

En yakın arkadaşlarını çıkarları uğruna sattığı için bugün kendinden medet umanları da bir gün satacağını bilirim.

2019 yılından bu yana Özlem Çerçioğlu takıntısı olduğunu da herkes bilir.

Paranoid Kişilik Bozukluğu, şizofren seviyesine ulaştığı için Aydın’a kar yağsa, Özlem Çerçioğlu’nu sorumlu tutar.

Beş yıl boyunca beslendiği Efeler’in eski belediye başkanı Fatih Atay’dan sadece seçim döneminde yani üç ayda 1.5 milyon lira aldığı ortaya çıktı.

Sadece bu arkadaş değil, “Ben olmazsam seçim kazanamazsınız” diyen üç beş kişi daha var, Efeler Belediyesi’nin kasasına ortak olan.

İşin komik tarafı bunların desteklediği hiç kimse seçim kazanamadı.

Koskoca Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu, üç aylık seçim döneminde gazete başına 30 bin liralık reklam kampanyası yaparken, bunca zamandır “Özlem Çerçioğlu medyası” diye ahkam kesen Fatih Atay’ın kendi medyasını oluşturduğu ve gazete başına 100 bin lira ile 1.5 milyon lira arasında, toplamda da 3 milyon liralık reklam verdiği artık gizlenemiyor.

Hayatı boyunca “Haklı olmak önemli değil, kazançlı olmak önemli” mantığı ile hareket eden Emin Aydın da doğal olarak kendi mantığının gereğini yapmış, kazançlı olmak için oynamış.

İyi de oynamış.

Umarım seçim döneminde kazandığı parayla çalışanlarının hakkını verir, borçlarını öder.

***

Ergün Poyraz konusu ise tam bir adli vaka.

Nasıl ‘yazar’ olduğu halen muamma olan bu kişinin, Ergenekon Operasyonları sırasında tutuklanması kendisine şöhret getirdi.

Yazar olmak bir sanattır.

Zeka ister.

Hem de öyle normal bir zeka değil, çok ince bir zeka ister.

Çünkü laf sokmak, eleştirmek, espri yapmak ince zeka işidir.

Ergün Poyraz da Kuşadası Belediye Başkanı Ömer Günel’e takmış.

Zeka seviyesi yeterli olmadığı için küfür ve hakaret ederek muhalefet yapıyor aklınca.

Ergün Poyraz ile ilgili bin tane değil bir tane olay yazayım anlayın.

Ömer Günel ilk kez başkan seçildikten sonra Kuşadası Belediyesi tarafından Kitap Günleri adı altında bir etkinlik düzenledi.

Ergün Poyraz’ı da o günlerde tanımıyorlardı, sadece Ergenekon’dan tutuklandığı biliniyordu.

Bu tutuklanma ona bazı kapılar açtı.

Bunlardan biri de Kitap Günleri etkinliğinde rol almasıydı.

Kuşadası Belediyesi etkinliğe katılan yazarlar rahat etsin, ücretsiz olarak çay ve su içsin diye alana bir çay makinesi koydu.

Ergün Poyraz nasıl bir açgözlü olduğunu o gün gösterdi ve belediyenin sağladığı imkanı kullanarak yazarlara çayı para ile satmaya başladı.

Hatta o alanı gıda çarşısına çevirme girişimi bile oldu.

Durumu erken fark eden Ömer Günel, müdahale edince de araları bozuldu.

O gün, bugün tek düşmanı Ömer Günel oluverdi.

***

Emin Aydın ile Ergun Poyraz’ın ortak noktaları çıkarları için herkesi satabilme olsa da onları birbirinden ayıran bir özellik var.

O da zeka.

Hakkını teslim edeyim Emin, zekidir.

Sadece zekasını hayırlı işler için kullanmak yerine ‘kazançlı’ olmak için her şeyi mübah görerek kullanır.

Ergun Poyraz da ise eksik olan zekadır.

Küfür ve hakaret etmeden sosyal medyada bile iki cümle yazamaz.

GÜNÜN SÖZÜ

“..aslanın ormanın kralı olduğunu bilmesi, gücünü bilmesidir.. lakin suya girdiğinde timsaha kafa tutamayacağını bilmesi de ‘haddini’ bilmesidir.. haddini bilmek her zaman iyidir..”

GÜNÜN TESPİTİ

“..olgunluğun ve üstünlüğün yoksa ‘dilini’ ağzında sakla.. insanı rezil eden dilidir..”

BEN

“..ben hiç değişmedim.. içim ‘bildiğiniz’ gibi, dışım ‘hak ettiğiniz’ gibi..”

KADINLAR&ERKEKLER

“..erkeklerin bir tane kemeri olur, onu da pantolondan pantolona aktarır..”