
Özsu, “Savaşmanın da vicdanı ve hukuku olduğuna inanan kadim bir medeniyetin mensupları olarak hafızalarımızda en ağır cezaya mahkum ettiğimiz bu katliama karşı, uluslararası toplum hala üç maymunu oynamaktadır. Azerbaycanlı kardeşlerimiz 32 yıl önce meydana gelen Birinci Karabağ Savaşı'nda maruz kaldıkları vahşet ve katliamın bedelini 2020 yılında 44 gün süren şanlı bir destanla ödeterek tarihlerinde yeni bir sayfa açmış ve böylece Hocalı Katliamı'nın acısına merhem olmaya çalışmıştır. Ancak buna rağmen hunharca katledilen masumların kaybı yüreğimizdeki sıcaklığını korumaktadır” ifadelerini kullandı.
Özsu, açıklamasının devamında şu ifadeleri kullandı:
Türkiye olarak 20. yüzyılın sonlarında, sözde uygar dünyanın gözü önünde gerçekleşen ve uluslararası bir suç olarak resmi kabul görmüş bu soykırımı, tarihin kara lekelerinden biri olarak asla unutmayacağız. Bütün insanlığın dersler çıkartması, 21. yüzyılda hortlayan barbarlığın trajediye dönüşen sonuçlarıyla vicdani muhasebe yapması ve başka Hocalılar yaşanmaması için bu acıyı her yıl dünyaya hatırlatmaya devam edeceğiz. Hocalı Katliamı'nda hayatını kaybeden ve vatanları için kahramanca savaşan bütün şehitlerimizi bir kez daha rahmetle anıyorum. Azerbaycan halkına başsağlığı dileklerimi sunuyorum. Tek millet, iki devlet olarak Türkiye; Azerbaycan'ın haklı mücadelesinde yanında olmaya daima devam edecektir."
“KAZANILAN ZAFER İÇİMİZDEKİ YANGINI FERAHLATTI”
“Her yıl Hocalı'yı mağlup halk olarak anan Azerbaycanlılar, ordularının 4 yıl önce kazandığı zafer nedeniyle artık şehitlerini mağrur ve galip bir halk olarak anmaya başladı. İşgal altındaki toprakların kurtarılması, Azerbaycanlıların kalbine su serptiği gibi, Türk milletinin içindeki yangını da ferahlatmıştır. Bu duygu ve düşüncelerle Hocalı katliamını bir kez daha telin ederken, her şart ve koşulda Azeri kardeşlerimizin yanında olacağımızı bir kez daha ifade etmek istiyorum.”