
CHP Genel Başkanı Özgür Özel Ankara Valiliği’nin Birinci Meclis önünde yapılmasını yasaklamaya çalıştığı buluşmada yaptığı konuşmada, "Ankara Valiliği, dün akşam bir yazı yollayarak, yürüyemeyeceğimizi söyledi. Herkes şunu bilsin, biz CHP olarak sadece CHP’liler değil; Ankara’da, başkentte, Gazi Mustafa Kemal’in emanetine sahip çıkanlar olarak asla ne yılarız ne korkarız ne de Atamızla aramızda barikat kabul ederiz; yıkar geçeriz. Kimseyi incitmeden ama önünüze konulan barikatı da asla ve asla dinlemeden hep beraber sel oluyoruz ve Anıtkabir’e akıyoruz” dedi. Özgür Özel'in konuşmasını tamamlamasının ardından vatandaşlar, barikatları kaldırarak Anıtkabir'e yürümeye başladı.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Ankara Valiliği'nin 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı yürüyüşüne yasak getirmesine karşın "Başta gençler, öğrenciler olmak üzere tüm Ankaralıları ve yarın Ankara’da olacak herkesi, saat 17.00’de, ellerinde Türk bayraklarıyla Birinci Meclis önüne davet ediyorum" çağrısını yapmıştı.
Özgür Özel, Valilik kararına rağmen Birinci Meclis önünde toplanlara hitap ettiği konuşmasında, şunları kaydetti:
- Atatürkçüler merhaba, vatanseverler, milliyetçiler merhaba, darbeye direnenler, darbeyi püskürtenler merhaba, bayramınız kutlu olsun. Her 23 Nisan’da olduğu gibi hem resmi törenlerle hem sonrasında 1’inci Meclis’ten, Anıtkabir’e doğru yani bu meclisi kuran parti olarak kurucumuza doğru yürüyeceğimizi söyledik. Ankara Valiliği, dün akşam bir yazı yollayarak, bunu yapamayacağımızı, yürüyemeyeceğimizi, toplanamayacağımızı söyledi.
- Valinin, şahsen bir suçu yok, arada kalmış. Bir yanda Gazi Mustafa Kemal’in askerleri; bir yanda cuntanın kurşun askerleri. Biz, toplanacağız, Ata’ya yürüyeceğiz deyince bundan rahatsız olan birileri, valimize, emniyet müdürüne baskı yapıyorlar. Onlar da bize yazı yolluyor, diyor ki ‘Eğer ki yürüyecekseniz, bir yerde toplanacaksanız, 1’inci Meclis’in önü olmaz; Keçiören’deki Kalaba Meydanı’na gideceksiniz.’ Sayın Vali, elçiye zeval olmaz. O, seni atayan, sana bu talimatlara verene söyle ‘Kalaba Meydanı’na gidemezlermiş çünkü çok kalabalıklarmış’ de.
- Herkes şunu bilsin, biz CHP olarak sadece CHP’liler değil; Ankara’da başkentte, Gazi Mustafa Kemal’in emanetine sahip çıkanlar olarak asla ne yılarız ne korkarız ne Atamızla aramızdan barikat kabul ederiz; yıkar geçeriz. Şu hale bakın, bu arabayı, buraya sokmamak için bütün gün uğraştılar. Polisimizin servis otobüsünü kullanıyor; gidiyor oraya trafiğin çekicisini getiriyor. Arkaya bir başka çekiciyi dayıyor. Nedenmiş? Çünkü biz burada toplanamayalım diye. Polisin, emniyetin insansız hava aracını çek fotoğrafı, yolla tek adama, kullansın doya doya.
- Bugün 23 Nisan, egemenliğin millete verilişinin TBMM’nin kuruluşunun 105’inci yılındayız. Atatürk’ün, bu kutlu günü çocuklara armağan ettiği gündeyiz. Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nda, buradan, Türkiye’nin bütün çocuklarına sesleniyoruz: ‘Bayramınız kutlu olsun çocuklar.’ Türkiye’nin bütün demokratlarına, bütün milliyetçilerine, bütün muhafazakarlarına, Türkiye’nin bütün aydınlarına ve tüm Atatürkçülere sesleniyoruz: ‘Biz meclisin kıymetini biliriz, egemenliğin kıymetini biliriz. Egemenlik bayramınız kutlu olsun.
İstanbul’da meydana gelen 6.2 büyüklüğündeki depreme ilişkin konuşan Özel, “Bugün İstanbul’da 6.2 şiddetinde deprem gerçekleşti. Ankara’dan İstanbul’u selamlıyoruz” dedi. Özel, şöyle devam etti:
- Geçmiş olsun dileklerimizi buradan İstanbul’a gönderiyoruz. Maalesef deprem deyince akla hemen alınan tedbirler ve ilk olarak gözler Afet Koordinasyon Merkezi’ne (AKOM) dönüyor. AKOM’a bakıyoruz, AKOM’daki koordinasyonu görüyoruz ama orada bir koltuk boş. O koltukta oturması gereken İstanbul’un afetinde, acil durumlarında, koordinasyonun başında olması gereken, milletin vazife verdiği, ‘sen İstanbul’un muhafızısın’ dediği Ekrem İmamoğlu’nu Silivri’de tutanlara yazıklar olsun.
- Buradan Mansur Başkanımızla Ankara’da kimseyi ayırmadan, kayırmadan en güzel hizmetleri yapan Mansur Başkanımızla bugün burada bizim toplanmamıza katkı sağlayan, emek veren Ankara İl Örgütümüz, İl Başkanımızla, bütün milletvekillerimizle, belediye başkanlarımızla birlikte Gazi’ye doğru, Atatürk’e doğru yürüyüşe geçerken buradan Silivri’deki bütün arkadaşlarımıza selam olsun. Onları yürekten selamlıyoruz. Burada bizi durdurmak isteyenlere, bize engel olmak isteyenlere bir kez daha milletin gücünü ve bizim onlardan aldığımız gücü göstermek isteriz. Buradan sonra hep birlikte sel olup Anıtkabir’e doğru akacağız.
- Birazdan Ankara’nın dört bir yanından oluk oluk gelen herkesle kucaklaşacağız, hep birlikte yürüyeceğiz. 19 Mart darbesi bu milletin seçme hakkına, bu milletin kendisini kimin yöneteceğine karar vermek hakkına, Atatürk’ün emaneti sandığa darbe girişimidir. O darbeyi önce Saraçhane’de 7 gece boyunca direnenler ama herkes İstanbul’a bakarken Ankara’dan üniversitelerden, meydanlardan, ses veren başkentliler ve 81 ildeki darbeye direnenler bütün hesapları bozdu.
- Darbeye, Saraçhane kadar güçlü bir cevap veren Ankara’ya, Ankara’nın gençlerine, öğrencilerine, ODTÜ’ye, Bilkent’e, Ankara Üniversitesi’ne, Gazi’ye selam olsun. Yağmur gelmeden hep beraber omuz omuza sel olup Anıtkabir’e akmaya hazır mıyız? Sizden ricam her biri vatanın evladı, her biri aile babası, annesi, aslında çoğu atanamayan öğretmen polislerimiz her meslekten onları incitmeden ama önünüze konulan barikatı da asla ve asla dinlemeden hep beraber sel oluyoruz ve Anıtkabir’e akıyoruz. Buyrun bakalım.
Özel’in konuşmasının sonlanmasının ardından Anıtkabir’e yürüyüşe geçildi.