
1700’lü yılların önemli filozoflarından biri olarak kabul edilen İskoç asıllı David Hume, “Eğer burada durup daha ileriye gitmeyeceksek, neden buraya kadar geldik?” diye sorar.
Hatırlarsınız geçen hafta Basın İlan Kurumu Aydın Şube Müdürü Nuri Gülen’in, Emin Aydın’ın sahibi olduğu Denge ve Çine Madran Gazetelerini koruduğunu yazmıştım.
Yazdıklarımın hiç biri uydurma veya iddia değil.
Yüzde yüz gerçek.
Bende bir kere yazmaya başladım, daha ileri gitmeyeceksem neden başladım?
O nedenle devam edelim.
*
Basın İlan Kurumu’nun “Resmi İlan Ve Reklamlar İle Bunları Yayınlayacak Süreli Yayınlar Yönetmeliği” diye bir mevzuatı var.
Bu mevzuattaki şartları yerine getiren gazeteler, resmi ilan yayınlamaya hak kazanır.
Mevzuatta her bir detay belirtilmiştir.
Gazeteler, şube müdürlükleri aracılığı ile rutin işlemlerle her gün denetlenir ayrıca her yıl genel bir denetleme yapılır ve bu denetlemeye Genel Müdürlüğe Bağlı Kontrol Hizmetleri Müdürlüğü personeli, bir şube personeli, bir de tarafsız gazeteci katılır.
Gazeteci üye genel olarak mevzuatı bilmez, ne gibi bir denetleme yapıldığını da bilmez ama orada bulunur.
Denetlemede görevli personel istediği kadar yıl kadar geriye gidip evrak isteyebilir.
Ciddi bir iştir çünkü şartları yerine getiren gazeteler devlet kurumlarının ilanlarından para kazanır.
Kamunun parasını çar çur ettirmemek gerekir.
*
İşte bu mevzuatın 43’üncü maddesinde, “Gazetelerin, gazete yayınından beklenen amacı gerçekleştirebilecek sayı ve unvanlarda fikir işçisini istihdam etmesi zorunludur” denir.
Aynı maddenin 4’üncü fıkrasında “Gazetelerin asgari kadrolarında çalışan fikir işçilerinin unvanları ile sözleşmelerinde gösterilen işi fiilen yapıyor olmaları zorunludur” denir.
6’ncı fıkrasında da, “Asgari kadroda beyan edilen fikir işçileri çalıştıkları gazetelerde, yazılı sözleşmelerinde belirtilen görevler dışında iş yapamazlar” diye belirtir.
*
Denge Gazetesi’nin kadrosunda gösterilen ve adı komplo haberlerine konu olan gazetenin getir-götür işini yapan Yeşim Ülker, kağıt üzerinde ‘Sayfa Sekreteri’ olarak görünüyor.
Sayfa Sekreterliği görevini ise kağıt üzerinde ‘Muhabir’ olarak gösterilen Hazel Bayık yapıyor.
Bunu bilmek için ajan olmaya gerek yok çünkü Hazel Bayık, yaptığı her sayfanın başına editör olarak imza atıyor.
Üç muhabir çalıştırma zorunluluğu olan Denge Gazetesi’nin bir diğer muhabiri Orkide Ülker.
Bu arkadaşın da gazeteci olmadığını biliyoruz.
Mesela bir yılda kaç tane imzalı haberi çıkmış BİK Genel Müdürlüğü denetlediğinde ortaya çıkar.
*
Çine Madran Gazetesi’nin sayfa sekreteri de Emin Aydın’ın ev hanımı olan eşi Hediye Aydın görünüyor.
Çine Madran Gazetesi kadrosunda gösterilen Erdal Aydın ve Selime Aydemir var.
Erdal Aydın, Çineli olması sebebiyle Çine’ye gidip geliyordur, kabul edilebilir ama mesela Selime Aydemir kendi özgeçmişinde bile Denge Gazetesi’nde editör olduğunu yazıyor.
Ayrıca Çine Madran Gazetesi’nin Sayfa Sekreterliğini de yine Hazel Bayık yapıyor.
Yani Emin Aydın’a ait her iki gazetede sadece kadro konusunda bile birçok ihlalde bulunuyor.
Bu durum kurum müdürü Nuri Gülen tarafından da biliniyor ancak işlem yapılmıyor. İşlem yapacak personele de baskı kuruluyor.
*
Mesela her gün rutin denetlenen özel/özgün haber konusunda Denge Gazetesi mevzuata uymasa da bizzat Müdür Nuri Gülen tarafından “Evet 1/8 oranında haber vardır” şeklinde onaylanıyor.
Genel Müdürlük, Nuri Gülen göreve başladıktan sonraki dönemi baz alarak denetlerse bu durumu net bir şekilde görebilir.
Hatta kural ihlali yapıldığını hangi memurun belirttiği, sonrasında ise neden bütün memurların ihlali görmezden geldiğini de sorgulaması gerekir.
*
Şimdi bugünün bombasına gelelim.
Burada yaşanan haksız ve hukuksuzluklardan Genel Müdürlük haberdar olunca uyarı gelmiş olmalı ki, bugün (16 Şubat 2022) saat 10.00 sıralarında Şube de memur olarak çalışan Ahmet Sönmez, telefon ile Denge Gazetesini arar.
“Hazel Bayık muhabir kadrosunda ama sayfa yapıyor. Sayfanın başına da imza atıyor. Yine yapsın ama imzasını atmasın” diye uyarır.
Bakın şu işe şube müdürünün talimatıyla “Kılıfına uydurun” deniliyor.
Bizzat kendi kurumlarını kandırıyorlar.
*
Sadece Asgari Kadro ve 1/8 oranında haber konusunda bir yıllık denetleme yapılması talebimi yineliyorum.
Bu iki ihlal bile Resmi İlan Yayınlama hakkının düşmesi için yeterlidir.
Ayrıca Şube Müdürü Nuri Gülen’in görevi ihmal, görevi kötüye kullanma, görevli memura baskı yapma suçları da sabittir, gerçek bir denetlemede görülecektir.
*
Gerçek ajanlık ve bu yazdıklarımdan daha önemli konuları da unutmadım.
“Kol kırılsın, yen içinde kalsın” demek isterdim ama adaletsizlik çok canımı sıkıyor.
GÜNÜN TESPİTİ
“..aydınlık bir yarın için, karanlık bir gecenin içinden geçmen gerekir..”
BEN
“..en çok su faturamı seviyorum.. diğerlerinin yanında öyle mütevazi ve öyle anlayışlı ki.. canım su faturam..”
GÜNÜN SÖZÜ
“..gözü ‘yemde’ olan kuşun ayağı tuzaktan kurtulmaz..”
KADINLAR ERKEKLER
“..erkek adam, 20 tane karpuz tokatlayıp içlerinden en ‘kelek’ olanını bulur..”