Ülkenin gündemiyle Aydın’ın gündemi maalesef çok farklı.
Biri açlık üzerine, diğeri ise tokluk üzerine.
*
Her gün yataktan kalkıp gündeme baktığımda birbirine sallayan gazetecileri görüyorum.
Bir de bu sallama işine dışarıdan müdahale edip, kendince rol üstlenen siyasetçileri görüyorum.
Oysa bu ülkenin tek gerçek gündemi açlıkla mücadeledir.
*
Bakın pek kıymetli hükümetimiz emeklisine öyle değer veriyor ki, yılbaşında emekli maaşına yüzde 33 zam yaptı ve emekli maaşı 10 bin lira oldu.
Halkının refahından başka bir derdi olmayan kıymetli hükümetimiz emeklinin zorda olduğunu gördü ve zam oranını yüzde 42’ye yükselterek maaşın 10 bin lira olmasını sağladı.
Bu da az gelince zam oranını yüzde 49'a çıkardı ve maaş 10 bin lira oldu.
Aradan 6 ay geçti, geldik Temmuz ayına.
Emeklisinin Avrupa’daki emekliler gibi refah içinde yaşamasından başka bir düşüncesi olmayan pek sevgili hükümetimiz yüzde 24 daha zam yaptı ve emekli maaşı tam tamına 10 bin lira oldu.
Ekonominin kitabını yeni baştan yazan pek kıymetli hükümetimizin milleti açlığa mahkum etmesi ülkenin tek gerçek gündemidir.
*
Ülkede tasarruf ile sefalet birbirine karışmışken Aydın’da gazeteciler birbirine sallamaya devam ediyor.
Lafa siyasetçiler de karışıyor ve dillerinde ‘fonlanan gazeteciler’ lafı eksik olmuyor.
*
Aydın’daki durum şudur sevgili okurlarım.
Fonlanan gazeteciler vardır.
Bunlar genelde seçim dönemine kadar belediye başkanını yalan yanlış çok ağır eleştirir, seçime az bir zaman kala da iyi bir reklam anlaşması yaparak gerçekten fonlanırlar veya geçmişte değişik biçimlerde ciddi fonlanmışlardır.
*
Bu fonlananların yanında bir de ‘yemlenen’ gazeteciler vardır.
Bunlara her ay düzenli aç kalmayacak, yaşamlarını idame ettirecek kadarlık reklam verilir.
Verilen reklam bunları öldürmezler de, güldürmezler de.
*
Ama asıl Aydın ile hiçbir alakası olmayan, Aydın’da yaşanan hiçbir şeyi bilmeyen ve pastanın büyük dilimini yiyen başka bir grup var.
Onlar, Genel Merkezci Gazeteciler.
CHP Genel Başkanı Sayın Özgür Özel’in haberi var mıdır bilmiyorum ama CHP Genel Merkezi’ndeki abileri, dayıları, amcaları, halaları Aydın’da veya diğer illerdeki CHP’li belediyeyi arar ve “Yardımcı olun” der.
Bunlar da ellerini kollarını sallaya sallaya gelir, istediklerini alır giderler.
Kuvvetle muhtemel bir daha da Aydın’a gelme zahmetine katlanmazlar.
*
Onlar etliye sütlüye karışmadan Aydın’dan nemalanırken, biz burada biz bize kalır, her gün birbirimizin yüzüne bakar, birbirimize sallarız.
Oysa eskiden, “Bakacağın yüze, utanacağın sözü söyleme” felsefesi hakimdi.
*
Ülkenin gerçek gündemi nasıl ki açlık ise Aydın’ın gerçek gündemi de tokluktur.
Çünkü görüyorum ki, aynı masada yemek yiyenler, doyduklarında düşman olmuşlar.
GÜNÜN SÖZÜ
“..dilini tut ‘pişman’ olma.. ağzını tut ‘şişman’ olma..”
GÜNÜN TESPİTİ
“..‘sevenim çok’ diye sevinen, önce ‘semerine’ baksın..”
BEN
“..içimden gelmiyorsa, içimin bir bildiği vardır.. bir şey kalbimdeki huzuru bozduğunda ondan vazgeçmesini bilirim..”
KADINLAR&ERKEKLER
“..bir kadın ne kadar merhametli ve sadıksa, o kadar mutsuz ve şanssızdır..”
